Sayfa İçeriği: Aşk Dolu Sözler 2020, Aşk Dolu Sözler Kısa, Aşk Dolu Sözler Uzun, Aşk Dolu Sözler Facebook, Aşk Dolu Sözler İndir, Aşk Dolu Sözler Anlamlı
Her türden güzel sözlerin ve güzel mesajların yer aldığı bu sitede 2020 için aşk dolu sözler hazırladık. Bu aşk dolu sözleri ve aşk dolu mesajları face ya da twitterda paylaşın.
EN GÜZEL AŞK DOLU SÖZLER
En Güzel Aşk Dolu Sözler |
Manşet: Sevmek olağanüstü, aşk basittir. Sevmenin taklidi olmaz; aşkın sahtesi vardır.
Tek başıma değilim ben ve ümitsiz aşkım var…
Beni dualarına katmayan birinin kalbinde olmak istemem.
Mutluluğu sende bulan senindir ötesi misafir.
Bir şey yapmadan önce eğer yaparsan sana ne yapacağımı bir düşün önce.
Çok üşümüştü elimi tut ısınırsın dedim günah dedi bir daha sevdim.
Keşke ilk tanıştığımız ana dönsem ve yoluma seni görmeden devam edebilsem.
Kavga edelim, küselim, darılalım ama en sonunda hep gülelim olur mu?
Asıl marifet, aynı kişiyi her gün yeniden sevebilmektir. Benim gibi seni seviyorum…
Yalanım varsa kalkmayayım şuradan ben seni, bir tek gün bile unutmadım.
Sokak lambası sessizliğiyle aşığım ben sana; kimi zaman parlayıp, kimi zaman yanarak.
Bir kez yalanını yakaladığın kişinin, bin kez doğrusunu sorgularsın kardeş.
Sevdiğinin yüzüne gözüne değil; ahlâkına, imanına, iffetine, hayâsına aşık olmak gerek.
Benim sadece sana ihtiyacım var. Sesine gözlerine mesajlarına gülüşlerine…
Tut ki ben imkânsız bir aşk için yaratılmışım; peki yüreğime düşen kelebeğin suçu neydi?
Öyle değil işte kardeş, düşman kör nişancıdır da dost bilir nerden vuracağını.
Şayet aşkın tohumu düşmüşse gönlüne suyunu esirgeme aşkın hakkını yeme pişman olursun ömrünce.
Elini tutup, gözlerine baktığım seni seviyorum diye haykırdığım son aşkım sen olur musun?
Benden nefret edenlerle meşgul olacak vaktim yok çünkü ben bana değer verenleri sevmekle meşgulüm…
Rize gibi olmalı aşk, arkana baktın ı yemyeşil tutkular, önüne baktın mı masmavi umutlar.
Bazen bu acı bu yüreğe fazla dersin kendine ama hata bizdeki küçücük yürekle kocaman sevmişiz. Ne haddimize.
Öyle çok yanar ki için dünyadaki bütün suçları işlediğini sanırsın. Oysa sadece sevmişsindir.
Sevdan benim gönlüme düştü. Başını gel göğsüme yasla. Beni artık sen gel kıyasla. Bir başkasıyla olmam asla.
Seni niye mi seviyorum geçmişin içinde kaybolmuş beni, yeniden hayata döndürdüğün için.
Dünde, bugünde, yarında yüreğin kadar yanındayım. Kendini yalnız hissettiğinde dokun yüreğine ben hep ordayım.
Gâh eserim yeller gibi gâh tozarım yollar gibi gâh akarım seller gibi gel gör beni aşk neyledi.
Her gece, sonrasında başka bir gece her gece, anlamsız bir bilmece ve yine her gece aynı düşünce seni seviyorum.
Seni düşünmek güzel şey, dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey…
Her gelen sevmez ve hiç bir seven gitmez derler. Oysa ben geldim seviyorum gidiyorum hala çok ama çok seviyorum.
Havanın serinliği tenini ürpertmesin, bedenim yanında olmasa bile, ruhum hep senin yanında.
Denizler sonsuzdur ama sevgim kadar değil, güneş ısıtır ama senin kadar değil, herkes seni sever ama benim kadar değil.
Sihirli güçlerim yoktu ama beni düşünsün diye her gece o’nu düşünürdüm. Olur ya belki kulağı çınlar, benden bilir.
Hayır! Bu sana son şiirim olmayacak ne de son şarkı sözlerim… Asla! Yazacağım her gün yeniden her gün bir öncekinden fazla.
Seni sevmek kaderimse unutmak ecelim olsun. Bir kez yalanını yakaladığın kişinin, bin kez doğrusunu sorgularsın kardeş…
Mevsimlerden sonbahardayım, senin yüzünden. Dünyadaki herkes için herhangi biri ama herhangi biri için dünyalara değersin.
Bir gün zaman kayar ellerinden tutamazsın. Öylesine bendesin ve öylesine sendeyim ki artık unutmak istesen de unutamazsın.
Aşk bu yağmur dayanmaz bu bahara, bulutlar ince ve narindir ve bulutlar tanır sevgiliyi döker mercan kuşlarını avuçlarımıza.
Bir gün bensizlik çalar kapını. Benli dünleri düşünür, avunursun.. Sanma ki yalanlar içinde, ben gibi bir doğru bulursun.
Rahman’a teslim olup, her çay yudumlayışımda umuduma umut katarak; bir yağmuru seyretmeyi sevdim ben, bir de ‘beklemeyi’ seni!
İstisna bir yara gibi kal bende. Hayra yorulan düşlerim ol. Böl gecemi, destursuz gir mabedime, şifa niyetine dokun yüzüme.
Attığım her adım benden uzakta; bastığım her yerde yokmuşum meğer! Çırpınırken ben denilen tuzakta; ben sana saplanan okmuşum meğer!
Kal dersen, dağlarca severim seni, bir deniz olurum ayaklarında, aşk bu özleyiş bu, hiç belli olmaz, kalbim duruverir dudaklarında.
Öfkeni yapraklara yaz sonbaharda dökülsün, derdini rüzgâra yaz estikçe uzaklara götürsün, sevgimi kalbine yaz öldüğünde seninle gömülsün.
Çaresiz kalmışım bağlı bileğim, kahretsin sen yoksun, nasıl güleyim, ey benim hevesim, arzum, dileğim, yaşamak seninle, öl de öleyim.
Yanağına düşen kar tanesi eriyip, dudaklarına indiğinde ve o bir damla serinliği biriyle paylaşmak istediğinde, yüzünü rüzgara dön, oradayım.
Eğer gökyüzü bir parça kâğıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki.
Yine sensiz bir gün başlıyor yüreğimde. Yine uykusuz girdim bugüne, isyan ederim sensiz geçen günlerime, ne olur mahkûm etme beni sensizliğe.
Seni seyrettim camdaki buğuda suya dönüşen nefestin. Sızdı damla aşağılara camı aştı hayalin, dışarıya geçti. Ben denizlik, sen birikintiydin.