Moral Verici Sözler / Moral İle İlgili Sözler / Moral Mesajları

Bu sayfada morali bozulanlar için moral verici sözler ,moral ile ilgli sözler, moral mesajları yer alıyor. En güzel moral düzeltici etkili sözler, morali bozuklar için sözler, moralle ilgili söylenmiş sözler, kısa moral sözleri, moral veren sözler, moral veren teselli sözleri, sevgiliye moral sözleri, arkadaşa moral veren sözler, moral mesajları yeni,moral veren öğütler nasihatlar, çok güzel moral sözleri facebook, çok anlamlı moral sözleri 

Moral Verici Sözler / Moral İle İlgili Sözler / Moral Mesajları


Moral Verici Sözler / Moral İle İlgili Sözler / Moral Mesajları
Moral Verici Sözler / Moral İle İlgili Sözler / Moral Mesajları
Bir insan, bir iş yapabiliyorsa, bütün insanlar o işi yapabilir. Üşenme, erteleme, vazgeçme, başarı ben başaracağım diyenlerindir. Güzellikler hep sizinle beraber olsun. 

En üzücü hayatların özeti şu 3 sözcükle tanımlanır. 1-Yapabilirdim. 2-Yapardım. 3-Yapmalıydım.

Her ne olursa olsun, yeter ki can sağolsun.

Amacımız imkansızı mümkün, mümkünü kolay, kolayında zarif ve zevkli yollarını bulmaktır.

Sporcular “konsantre olma” diyorlar, veliler “aşka gelme” diyorlar, sanatçılar “ilham” adını vermişler. Hepsi de yaşam sevinci ve enerjisinden bahsediyorlar. Yanlışlardan ve hata yapmaktan korkmayın. İnsanız, tabi ki hata ve yanlışlarımız olacaktır. Bunları büyütmeyelim. Önemli olan hata ve yanlışlarımızdan ders çıkarabilmek. Başkalarının negatif enerjilerine kapılmayın. Hayatınızın sevimli kahramanı olun.

Değiştirilebilecek şeyleri değiştirin, öyle olmayanları da kabullenin ve aradaki farkı anlayacak aklınız olsun. Tevekkül en iyi ilaçtır çok şey için. Siz farkındaysanız ve farklı iseniz büyütmeyin. Hayatın anlamı karşısında dünyalık her şey ufak şeylerdendir.

Kusursuz olmadığınızı biliyorsunuz. Bırakın başkaları da bilsin. İnsansınız, tabi ki hata ve kusurlarınız olacaktır. Hatasız kul mu var? Hata ve kusurlarınızın bilinmesi bu kadar sizi üzmesin. Siz bunlardan ders almayı ve elde olana şükretmeyi unutmayın yeter.

Bu fani dünyada çok büyük işler yapmamız gerekmiyor.Sadece küçük şeyleri büyük bir sevgi ve içtenlikle yapmamız yeterli. Samimi olun. Dürüst olun. Bu, büyük işler yapmanız ve büyük bir insan olmanız için yeter size.

Unutmayın: öldüğümüz zaman yapılacak işler listemiz hala dolu olacaktır. Kim tamamlamış ki dünya işlerini?

Amaaan! Olduğu kadar olsun canım.. Yarış beygiri miyiz? Gücümüzün yettiği kadar işimize bakalım. En güzeli nedir, biliyor musunuz? Sevdiklerinizi beklemede bırakmayın ve onları liste başı yapın.

Birisine bir iyilik yapın…Ve kimseye bunlardan bahsetmeyin. Yapılan iyiliğin takdir edilmesini beklemek ufak şeylerdendir. Yapılan her iyilik güzeldir ama iyilik yaptıktan sonra hiç kimseye anlatmamanın çok daha büyülü bir yanı vardır.

Kendinize yönelecek ilgiye gerek duymayıp, o anın keyfini sürün. Bırakın ilgiyi başkası toplasın. İlgi toplamak ufak şeydir. İlgi odağı olma hevesinizi söküp atarsanız gizemli bir huzur yakalayacaktır sizi.

Hayatınızı gelecekte kullanacağınız bir elbisenin provasını yapar gibi yaşamayınız. Dün geçti. Yarın gelir mi, bilinmez? Sizin var olduğunuz an bugündür. Bugünün sorumluluklarını yerine getirmeniz yeterli. Geçmişin eksikleri, geleceğin kaygıları gerçekte ufak şeylerdendir. Siz anı yakalayın.

Sizden başka her şeyin ve herkesin çok bilgili olduğunu düşünün. Ve onların bilgisinden faydalanma fırsatını kaçırmayın. “Neden bana böyle yapıyorlar?” sorusu yerine, “Bana ne öğretmek istiyorlar?” sorusunu sorun kendinize. Başkasını kıskanmak ve sorun etmek ufak işlerdendir. Bırakın onlar bilsinler. Bırakın onlar yapsınlar.

Haklı olmak mı istiyorsunuz, yoksa mutlu olmak mı? Çoğu zaman hem haklı hem mutlu olmak mümkün değildir. Öyleyse bırakın çoğu zaman başkaları haklı olsun. Siz de mutlu olmayı tercih edin. Haksız olduğunuzu söyleyen kişiye “haklısın” demenin ve teşekkür etmenin tadını kaçırmayın. Ben haklıyım, sen haklısın kavgasından daha ufak bir şey mi var? Boş verin, o haklı olsun, haklısın deyin ve keyfinize bakın.

Kendi cenazenize katıldığınızı düşünün. Geride bırakacaklarınızı görmeye çalışın. Hayatta her şey geride kaldığında ne kadar boş, ne kadar ufak şey değil mi? Sonra tekrar yaşama dönün ve hala çok şey için fırsatınız olduğunu unutmayın. Hala yaşıyorsunuz. Yaşam sevinciniz eksik olmasın…

Her sabah uyandığınızda ilk işiniz tebessüm etmek ve yaratıcıya şükretmek olsun. Uyandığınız an kendi kendinize gülümseyin ve “hamd olsun” deyin. Güne başlarken varlığından dolayı huzur duyduğunuz insanları düşünmeyi ihmal etmeyin. Güne stres ve sıkıntı ile başlamak ufak işlerdendir. Ne günler geldi geçti. İnanın bu gün de geçecektir.

Her gece yatmadan önce aynı şeyi tekrarlayın ve en sevdiğiniz kişinin hayali ile şükrederek uyuyun. Pişmanlıklar, sorgu sualler ile uyumayın. Olan olmuştur.Bunu kafaya takmak ufak iştir. Sığınılacak ve af dilenecek tek merci Yaradandır. O’na sığınıp dua edin ve kendinizi O’nun sevgisi ile uykuya bırakın.

Her gün kendinize biraz “sessiz zaman” ayırın. Yalnız olmanın, ruhunuzu dinlemenin ve sessizliğin efsunlu havasını teneffüs etmeye çalışın. Özellikle Uyumadan önce sessiz kalmak, kainatın sonsuzluğunda düşüncelere dalmak, uykuya doğru gizemli kapılar açacaktır size.

Bugün üç yakınınıza onları çok sevdiğinizi söyleyin. Bir kaç dakikalık ömrünüz kalsaydı en son kiminle konuşmak istediğinizi düşünün. Daha ne bekliyorsunuz öyleyse. En çok sevdiğiniz Küçük bir bebek te olsa ona olan sevginizi ifade etmekten çekinmeyin.

Kendinizi başkalarına kanıtlamak zorunda değilsiniz. Siz kendinizin farkında iseniz bu çok şeye bedeldir. Kendinizi başkalarına kanıtlamak için ne kadar az çaba harcarsanız huzurlu olmanız o kadar kolay olur.

Her gün en az bir kişiye iltifatta bulunun. Beğendiğiniz bir özelliğini söyleyin ona. İnsanların mutlu olmasına sebep olmak sizi daha çok mutlu edecektir.

İnsanları sürekli eleştirmenin onlara küfretmek gibi kötü bir alışkanlık olduğunu kabul edin. Eleştirme isteğinizi bastırırsanız kendinizi büyük bir huzur ile ödüllendirmiş olursunuz. İnsanları eleştirmek ufak işlerdendir. Başkalarını eleştirmek onlardan çok bizim ruhumuzu incitecektir. Eleştirme hastalığına pozitif enerjinizi feda etmeyin.

Acil durumlarda, sinir ve öfke anında karar vermeden ve konuşmadan önce içinizden ona kadar sayın. Biraz zaman geçmesini bekleyin. Öfke ile bağırıp hareket etmek ufak insanların işidir. Astınız kestiniz ne geçti elinize? Halbuki biraz zaman tanıyıp bekleseniz ,veya ortamdan uzak kalıp farklı bir atmosfere çıksanız, sorunun o kadar da büyük olmadığını fark edeceksiniz. Bırakın biraz da acısın canınız. Zararı olmaz…

Olumsuz düşüncelerinize yüz vermeyin. Olumsuz düşünceler yüz verdikçe şımarırlar ve çığ gibi büyürler. Bir günde yaklaşık 50 bin düşünce ürettiğinizi dikkate alarak olumlu düşüncelerinizin sayısını yüksek tutmaya çalışın. Unutmayalım ki düşüncelerimiz davranışlarımızın annesidir. Karamsarlık ve olumsuz düşünce ufak insanların işidir. Sebepsiz bir şey yok iken, kainat bir Yaratıcının kontrolü altın da iken bize ne oluyor ki kuruntu ve vesveselerle ruhsal düzenimizi alt üst ediyoruz…

Her şeyi bilmenize ve duymanıza gerek yok. Her şeyi duymak, bir çok şeyden haberdar olmak gibi derdiniz olmasın. Bilseniz ne olacak ki? Bazı şeylerden haberdar olmamanın rahatlığını duyun. Haberleri dinlememek, gazeteleri okumamak ,dedikodulara kulak kapamak gibi tercihleriniz olsun sık sık. Birisi size bir top atarsa onu tutmak zorunda değilsiniz ki…

Hayatın ipini sürekli elinizde tutamazsınız. İpin ucunu salın biraz. Zaman en güzel ilaçtır çok şey için. Merak etmeyin hayatın bir sahibi var. Sahipsiz değilsiniz. Allah’a havale edin, O’na emanet edin,O’na emanet olun…

Sebepsiz bir şey yok. Gerçekten her şey de bir hayır var. O kadar dert etmeyin her şeyi. Siz olmanız gerektiği gibi olmaya çalışırsanız çok şeyin kendiliğinden gerçekleştiğini görürsünüz.İnanın,isteyin,gücünüz yettiğince çabalayın.Sahibimiz vermek istemeseydi istemeyi nasip etmezdi ki can!

İnsanlar hakkında karar vermeden önce kendinizi o insanın yerine koyun. Diğer insanların sorunlarının, acılarının ve sıkıntılarının sizinki kadar gerçek olduğunu kabullenin. Bu duygu kalplerinizi büyük sırlara açacaktır.

Şu anda canınızı sıkan her ne ise, bunun şimdi değil, bundan bir yıl sonra olduğunu hayal edin. Kendinize sorun: Bir yıl sonra bunun bir önemi olacak mı? Büyük ihtimalle bugün kafaya taktığınız şeyler bir yıl sonra umurunuzda bile olmayacaktır. Mezarlıklarda, daha önce hayatta iken, nice acı ve sıkıntılar içerisinde yaşayan insanlar yatıyor. Onlar için dünyalık sıkıntıların bir anlamı var mı şimdi? Eskiden çok fazla ciddiye aldığımız birçok şeyi, şimdi hatırladığımız zaman gülüp geçmiyor muyuz? Dünyalık her şey gerçekte ufak şeydir. Çok büyütüp kafaya takmayın. Ağlatırsa Mevlam yine güldürür. Göreceksin bu da geçecek can…

Yaşadığımız dünya sınırlı bir dünya can! Aradığımız her şeyi burada bulamayız. Her istediğimize sahip olamayız burada. Düşeceğiz, kalkacağız ,isteklerimiz, hedeflerimiz olacak, bazı şeyler hoşumuza gitmeyecek, karşı gelip mücadele edeceğiz, değiştirmek isteyeceğiz . Bütün bunlar cesaret dolu bir can ister.

Bilmelisin ki hangi cesarete sahip olursan ol her şeye gücün yetmez. Bu yüzden sabırlı olmalısın can. Hayata tahammül etmelisin. Sonsuz hayatı kazanmak istiyorsan bu şart. Ne olursa olsun ümitsizlik yok. İnancını yitirmek yok. Hak’kın gösterdiği yolda yürümeye devam et. Bil ki yol O’nun, varlık O’nun, gerisi hep angarya!
Daha yeni Daha eski